Kocaeli’nin Gebze ilçesinde bulunan farklı liselerde eğitim gören Hüseyin Oğuz, Faruk Can Yılmaz ve Selman Tığlı isimli 3 genç, öğretmenlerinin tavsiyeleriyle bir araya gelerek Gebze Roket Takımını kurdu. Gençler, ilk olarak Teknofest’te yarışarak hünerlerini sergilemek istedi. Gözden kaçırdıkları bir dosyayı eksik gönderdikleri için Teknofest’e katılamadan diskalifiye olan gençler, buna rağmen yılmayarak çalışmaya devam etti. Daha sonra başka bir festivalde yarışabilmek için hazırlıklarını sürdüren 3 lise öğrencisi, bu kez de festival yetkililerinin, kendilerine yeterli sayıda model roket motorunun ellerinde bulunmadığını söylemesi üzerine, festival için model roket motoru üretimi işini üstlendi. Kendilerinden fedakarlık ederek, geçici atölyeler ve sınırlı imkanlarla çalışan 3 öğrenci, diğer yarışmacılar için 4 günde 60 model roket motoru üretti. Motorların yakıtını, hammadde hariç bütün malzemelerini kendileri üreten gençler, üretim yapabilecekleri küçük bir atölyeye sahip olmanın ve Türkiye yararına çok daha güzel işler başarabilmenin hayalini kuruyor.
“İlk başlarda sayımız daha fazlaydı, şu an 3 kişi devam ediyoruz”
Gebze Roket Takımı’nın nasıl kurulduğunu anlatan takım kaptanı Hüseyin Oğuz, “Okula yeni başladığım zamanlarda 11. sınıftan abiler gelip bana ‘Roket yapmak ister misin?’ diye sordular. Kime sorulsa dalga geçer önce ama ben onları dinledim ve bu şekilde yapmaya başladım. Zamanla hobiden tutkuya dönüştü bu iş. Artık istesem de bırakamıyorum gibi, 3 yıldır uğraşıyorum. Son 1 yıldır profesyonel işler yapıyoruz. İlk yıl biraz amatörce geçiyordu. Çünkü bütçemiz yoktu, yeterli desteğimiz yoktu. Yaz aylarında fizik hocamız beni arayıp ‘Birkaç okul bir araya gelerek roket takımı kurmayı planlıyoruz, içinde bulunmak ister misin?’ dedi. Ben de tabii ki böyle bir fırsatı geri çeviremeyeceğim için hemen kabul ettim. Hocalarımız bizi bir araya getirdi arkadaşlarla. İlk başlarda sayımız daha fazlaydı. Çalışan sayısı azalınca şu an 3 kişi eylemlere devam ediyoruz” dedi.
“İnandık, zaten inanmak başarmanın yarısıdır”
Gebze Roket Takımı olarak ilk başta Teknofest’in roket kategorisine hazırlanmak istediklerini söyleyen Oğuz, “Yarışma sürecinde beklenmeyen olaylardan dolayı bu yıl diskalifiye olduk ve katılamadık. Yaklaşık 50 sayfalık bir şartname var. Sınav haftası falan derken şartname son zamanlara kaldı ama ben yaklaşık 1 haftada tamamlayıp bitirdim. Maalesef ki şartnameye roket dosyasını eklemeyi unutmuşuz. Herkesin hatırlaması gereken bir ayrıntı bu, biz kaçırmışız. Ama tecrübe oldu dedik. Bu zamanda kendimizi geliştirelim, yeni şeyler öğrenelim dedik ve yola koyulduk. Karşımıza İnegöl’ün düzenlediği bir festival çıktı. Model roket kategorisi de vardı. Teknofest kadar komplike bir yarışma değildi ama sonuçta bir yerden başlamak lazım diye düşündük, model roket kategorisine başvurduk. Son ana kadar hiçbir sıkıntımız yoktu, roketimiz hazırdı, aynı zamanda motorumuz da vardı. Yarışma bizimle iletişime geçti ve yeteri sayıda motorları olmadığını, kendi motorumuz varsa katılabileceğimizi söyledi. Bizim motorumuz olduğunu söyledik ama motor yoksa diğer yarışmacılar hüsrana uğrayacak ve kendi kendimize yarışacağız gibi bir şey olacak. Onun için ‘Acaba biz motor üretebilir miyiz?’ düşünceleri kafamızda belirdi. Gerekli toplantımızı yaptık arkadaşlarla. Biz burada takım olarak 3 kişiyiz, ayrıca bir de Ömer abimiz var, Bursa Teknik Üniversitesi’nde okuyor. Ondan da ricacı olduk. İnandık, zaten inanmak başarmanın yarısıdır. Biz yarışmayla iletişime geçtik, onlar da çok sevindiler. Ben tatilimi böldüm geldim, arkadaşları hemen topladık ve 1 gün gibi kısa bir sürede tüm gerekli malzemeleri toplayarak İnegöl’e yola koyulduk” diye konuştu.
“Yakıtı ürettik, gerekli formülü 3 gün içinde bulduk ve üretime geçtik”
Profesyonel b ve gerekli makineleri olan bir kişinin bu işi 1 günde yapabileceğinin altını çizen Oğuz, “Ama biz lise öğrencisiyiz, daha önce böyle bir atılımımız olmamış. Yeterli kadar bilgimiz ve gerekli araçlarımız yok. Biz hammadde toplamakta bile zorlanırken gerekli makineleri bulmamız imkansız gibi bir şeydi. Özellikle bu süreçte en çok işimize yarayacak bilyalı havanı bulamadık. Bursa Teknik Üniversitesine bile başvurduk ama ellerinde yoktu. Onun gibi malzemeleri kendimiz üretmemiz gerekti. Asıl problemimiz hem AR-GE’yi hem üretimi 4 gün gibi kısa bir sürede yapmamız oldu. Onun fiziksel yorgunluğu bir tarafa, psikolojik baskısı biraz zordu. Sonuçta insanlar il dışından geliyorlar, biz yaparız dedik, yapamazsak acaba neler olacak diye düşüncelerimiz vardı. Allah’a şükür üstesinden geldik. İlk günü zaten bilyalı havanı üretmeye harcadık ve 1 günümüz orada heba oldu. Bu süreçte aylarca, onlarca deneme yapmanız lazım. Biz sadece 6 atış, 6 deneme yapabildik gerekli formülü toplamak için. Bilyalı havan oldu, barut deneyelim dedik, barut olmadı. 6 çeşit yakıt denedik. Normalde bu işi ticari olarak yapmak istiyorsanız kesinlikle barut kullanmanız lazım ama biz orada amatör bir iş yaptığımız için desteği esirgemediler ve şekerli yakıta dönmemizi anlayışla karşıladılar. Şekerli yakıtı ürettik, gerekli formülü 3 gün içinde bulduk ve üretime geçtik” şeklinde konuştu.
“Türkiye yararına işler yapmak istiyoruz “
Kendilerine ait bir çalışma ortamlarının, atölyelerinin bulunmadığını vurgulayan Oğuz, “Arkadaşlarla okullarda, bu gibi geçici atölyelerde, kafelerde bile toplandığımız oluyor. Onun için gerekli aletimiz hiç yok. Kendimiz alet alalım desek koyacak yerimiz yok. bizler küçük heyecan ve hobi olan bu işimizi daha da büyütmek, Türkiye yararına işler yapmak istiyoruz. Model roketten tutun, gerçek roket motorlarına kadar yapabileceğimize inanıyoruz. Fakat bunun için bizim içini doldurabileceğimiz bir atölyeye ihtiyacımız var. Büyük olmasa da zamanla, yavaş yavaş içini doldurabileceğimiz bir yer gerçekten lazım. Buradan belediyemiz başta olmak üzere, bakanlarımız ve Cumhurbaşkanımıza sesleniyoruz, sesimizi duymalarını istiyoruz. Gebze, Kocaeli çevresinde bize gerekli olan atölyeyi sağlayabilirlerse eminiz Türkiye yararına çok daha iyi işler başaracağız” ifadelerini kullandı.
Mustafa Uslu-Güven Gök