Porsche CEO’su Oliver Blume, şirketin dizeli “şeytanlaştırmadığını” ve akaryakıtın hala dünya için ok önemli olduğunu söylese de bunun Porshce için hiçbir zaman öncelikleri arasında olmadığını belirtti. Geçtiğimiz aylarda şirkette bu tutumun belirtileri ortaya çıkmaya başlamış; Alman otomobil üreticisi odağını elektrik ve hibrit araçlara yoğunlaştırmaya başlamıştı.
Şirket geçtiğimiz sene 2019 model Cayenne SUV’sini tanıtmış ancak dizel versiyonunu açığa çıkarmamıştı. Kısa süre sonra da aynı aracın hibrit olarak güncellenmiş halini tanıtmıştı.
Porsche, bu yılın başlarında 2022 yılına kadar şu an daha “yeşil” araçlara yaptıkları yatırımı en az ikiye katlayacaklarını; 2025 yılından sonra da her ikinci yeni Porsche aracının kısmen elektrikli ya da tamamen elektrikli olacağını açıklamıştı. Firma, gelecek sene Taycan (ya da eski adıyla Mission E) adını verdikleri bir elektrikli spor araba sunacakken, bu araç Tesla’nın Model S’i ile kapışacak.
Porsche’nin dizeli arkada bırakmaya çalışma arzusu aslında çok mantıklı. Otomotiv endüstrisi, elektikli ve hibrit araçları kullandığımız bir geleceğe evriliriyor. 2015 yılındaki Volkswagen emisyon skandalı da bu süreci hızlandırmaya başlamıştı. Ayrıca Porsche, 2015 yılından beri ABD’de herhangi bir dizel araç satmamış hatta emisyon testlerini atlayan 22 bin Cayenne SUV aracını geri çağırmıştı. Bu geri çağırmadan sonra şirket, gerekli regülasyonlardan geçebilmek için düzenleme yapmamış ve dizel araçların üretimine (ABD sınırları içerisinde) tamamen son vermişti.