Yayınlandığı 5 yıl boyunca tüm dünyayı kasıp kavuran Breaking Bad dizisinin film uyarlaması El Camino, 11 Ekim’de Netflix’te seyirciyle buluştu. İzlenme rekorları kıran diziden sonra El Camino filminde de başrolü üstlenen Aaron Paul, 6 yıl sonra yeniden canlandırdığı Jesse Pinkman’da nelerin değiştiğini anlattı:
“Senaryoyu okumadan önce endişeliydim aslında. Hikayenin nasıl olacağını merak ediyordum. Jesse’yi bıraktığım yerden alıp yeniden başlamak kolay olacak mıydı? Senaryoyu ilk defa Vince’in ofisinde okudum. Koltuğa uzanmış sayfaları çevirirken Jesse’yi nasıl portreleyeceğimi gözümde canlandırmıştım. Beni en çok şaşırtan da üzerinden yıllar geçtiği halde Jesse’nin vücuduna hiç ayrılmamışım gibi girebilmem oldu… Jesse’nin ekran hayatının her saniyesini yaşamış olmak, provaya fazla ihtiyaç duymadan çekimlere başlayabilmemi sağladı.”
Paul, sona ermesinden 6 yıl sonra bile Breaking Bad’i özel yapan ve hâlâ pek çok kişinin favori dizisi olmasını sağlayan şeyi açıkladı:
“Senaryonun yazımı ve hikayenin kendine özgü olması… Daha önce görmediğimiz türden. Benzersiz, farklı… Dizideki her şey samimi, özgün, orijinal. Ve Netflix bizim sonsuz evimiz. Hâlâ insanlar gelip ‘Dizini yeni izlemeye başladım, daha önce nasıl izlememişim’ diyor. Her gün yeni birileri dizimizi izlemeye başlıyor ya da eski izleyicilerimiz geri dönüp yeniden izliyor. Dizinin konusu zamansız, o yüzden yeni hissini kaybetmiyor.”
“Breaking Bad’in en sevdiğim yönü, uyuşturucu üretip satmayı yüceltmemesi” diyen Paul, “Dizi o paranın getirdiği lüks hayatı yüceltmiyor. Aksine bu işi yapanların ve sevdiklerinin parçalanan hayatlarına odaklanıyor. Uyuşturucudan gelen paranın getirdiği lüks hayata değil” şeklinde konuştu.
Ünlü oyuncu, El Camino’nun neden gizli tutulduğunu anlattı:
“Çalıştığım en gizli projeydi gerçekten. Basından soru gelince inkar ediyordum ya da bilmezden geliyordum. New Mexico’da çekimlerdeyken herkes ‘Yoksa ‘Breaking Bad’in filmi mi geliyor?’ diye soruyordu. Benim yanıtım hep ‘Yıllardır hayalini kurduğum küçük bir proje üzerinde çalışıyorum’ oluyordu. Hayranlara sürpriz yapmak istedik.”