Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP’yi sorumlu tutan evlat nöbetindeki ailelerin, 3 Eylül 2019’da başlattığı oturma eylemi 625’inci gününde de sürüyor. 2018 yılında Diyarbakır’dan Mersin’e gezmeye gideceğini söyleyen ve 25 yaşında iken kaybolan Ensari Karaşan’ın (28) ablası Hayriye Akyüz, kardeşine kavuşmak için HDP il binası önünde 626’ıncı günde kardeşine dönme çağrısında bulundu.
Kardeşinin arkadaş çevresini araştırdığını belirten abla Akyüz, kardeşinin çevresinin örgütle bağlantılı kişiler olduğunu ileri sürdü. Dışarıdan da duyumlar aldığını söyleyen abla Akyüz, “Bir biz biliyoruz, bir Allah biliyor çektiklerimizi. Gece uykusu bize haram olmuş. Yememizden, içmemizden bir şey anlamıyoruz. Sabaha kadar düşünüyorum. Annem hasta, çok hasta. Gelip oturacak bir durumda değil. Ben buradan kardeşime çağrı yapıyorum. Ne olursa olsun. Kardeşim dön eve. Annen çok hasta. Kapımız sonuna kadar sana açık. Kimsenin canına kıyma. Allah’ın verdiği canı Allah alsın” dedi.
“Bu bedende can olduğu müddetçe ben bu mücadeleye devam edeceğim”
“HDP’nin oyununa gelmeyin” diyen abla Akyüz, sözlerine şöyle devam etti:
“PKK’nın oyununa gelmeyin. Yemin içerim bunların tek amacı, HDP’nin tek amacı şu cennet vatanı Suriye yapmak. Irak yapmak. Suriye’nin durumu ortada. Irak’ın durumu ortada. Onların tek bir amacı var; kanmayın onlara. Yazık günah sizlere. Allah’ın verdiği canı Allah alsın. Kimsenin canına kıymayın. Ben buradan kalkmayacağım. Bu bedende can olduğu müddetçe ben bu mücadeleye devam edeceğim. Sizin kimsenin çocuklarını yetim bırakmaya hakkınız yok. Hiçbir genci dul bırakmaya hakkınız yok. Örgüt öyle bir örgüt ki, HDP, öyle bir parti ki o kadar annenin bedduasını alıyor. O kadar annenin ahını alıyor. O kadar çoluk çocuğun ahını alıyor. Onların kendine faydası yok. Size mi faydası olacak. Seni 9 ay karnında taşıyan anneyi hiç mi düşünmüyorsun? Beni görüyorsan, duyuyorsan, sesime ses olmuyorsan hakkımı sana helal etmiyorum. Ablayım, ama biliyorsun anneyim. İki cihanda nasıl elim HDP, PKK’nın yakasında olacaksa, o şekil senin de yakanda olacak. Kardeşim, hakkımı helal etmiyorum.”
Rıdvan Kılıç – Mert Günaydın